Hümay Fırıncıoğlu: ‘Kolay bir şey diyemem ama kaptan olmak iyi hissettiriyor’
Kardeş sitemiz Voleybolun Adresi'nden Tekin Ateşnal'ın yaptığı söyleşi sizlerle
Bu hafta röportaj bölümümüzde Nilüfer Belediyespor forması giyen kaptan Hümay (Topaloğlu) Fırıncıoğlu ile bire bir söyleyişte bulunduk.
Bize Hümay Topaloğlu’ndan başlayıp Hümay Fırıncıoğlu’na kadar voleybol yaşamını anlatabilirsen mutlu oluruz. Voleybola ne zaman başladınız.
-Öncelikle merhabalar! Bu hafta söyleşide bana yer verdiğiniz için çok teşekkür ederim.
Yaklaşık 16 senedir voleybol oynuyorum. İlk olarak ailemin teşviği ile hobi olarak Fenerbahçe Spor kulübünde haftasonları spor okulunda başladım. Bir iki sene sonunda alt yapıya seçilmiştim. Fakat evimin uzaklığı dolayısıyla Anadolu Yakasına her gün gidip gelmek zor olmaya başlamıştı. O nedenle Yeşilyurt Spor Kulübüne geçip, tüm alt yapı serüvenimi orada tamamladım. Hatta 16 yaşında ilk A takıma da Yeşilyurt ile çıktım.
10 yaşında Fenerbahçe voleybol yaşamına ilk adım daha sonra hangi takımlarla oldunuz?
Yeşilyurt’ta oynarken 2 sene kiralık olarak Ankara TVF’nin proje takımına geçtim. İki sene Marco Motta ve Alper Erdoğuş ile hem TVF spor olarak 1.ligde top oynadık, hem de yazın olan milli takım turnuvalarına hazırlandık. Uzun bir çalışma dönemiydi. Geçen 2 senenin sonunda yeniden Yeşilyurt’a döndüm ve 1 sene daha Yeşilyurt’ta oynadım. Daha sonra Beşiktaş maceram başladı. 3 sene kadar Beşiktaş’ta forma giydim.
Beşiktaş tan ayrılıp Nilüfer Belediyespor’ a gelince duygusal bir mesajın olmuştu. Bir de neden Nilüfer Belediye!
-Evet doğru. Beşiktaş’ta kendi adıma güzel geçen 3 senem olmuştu. Takım ortamımız güzeldi, bazen küçük grup bile olsa, Beşiktaş’ın taraftarları her maça gelirdi. Hatta deplasmanlarda daha kalabalık bir Beşiktaş grubu olurdu. Bu anlamda desteklenmek güzeldi. Fakat 3 senenin sonunda kariyerimde yeni bir deneyim ve değişiklik olsun istedim. Tecrübelenmek ve kendi konfor alanımdan çıkmak istedim. Bursa şehri, ailemden uzaktaydı. Fakat Bursa hakkında da hep güzel şeyler duyuyordum. Ve ben de geldim!
Bir takımın kaptanı olmak nasıl bir şey!
-Başlarda bazı soru işaretlerim vardı fakat şu an söyleyebilirim ki çok güzel bir şey! Kaptanlığı bu kadar sevebileceğimi düşünmezdim. Bana kaptan olmak iyi hissettiriyor. Takımın sorumluluğunu almak, insanlarla iletişim kurmak güzel. Kolay bir şey diyemem tabi ama benim becerebildiğim bir şey oldu diyebilirim.
Sezon başında takımda talihsiz kazalar ve sakatlıklar meydana geldi. Bu sakatlıklarla iki iyi oyuncudan boşalan yeri nasıl doldurdunuz. ?
-Evet.. Ne yazık ki işimizin de bir parçası olan sakatlık.. Her ne kadar hepimiz sağlığımıza dikkat ederek çalışmaları sürdür sekte böyle şeyler başımıza gelebiliyor. Kulüp olarak çokça üzüldük. Fakat devam etmek durumundayız. Bu bir takım oyunu ne de olsa, sakatlık kısmını kimse ön görerek hareket etmiyor tabi ama genellikle bir mevkiden minimum 2 kişi takımda bulunuyor. O mevkide olan başka kim varsa devam ediyor. Yaşanan sakatlığa göre kimisi daha hızlı dönebiliyorken kimisinin aramıza dönmesi biraz zaman alabiliyor. İlayda artık aramızda. En yakın zamanda İkbal’i de sağlığına kavuşmuş bir şekilde aramızda görmeyi bekliyoruz.
2021-2022, sezonu ile 2022-2023 sezonların arasında Nilüfer Belediyespor da ne oldu. O sezon ile bu sezon arasında fark neydi?
-Birçok fark var. Bazen insanın başarıya ulaşmak için, başarısızlığı yaşaması gerekiyor. Hepimiz geçen seneden bir sürü ders aldık. Neler eksik, neler çalışmamız gerekiyor, daha iyisi için ne lazım diye düşünüp öyle hareket ettik. Henüz sezonumuz bitmiş değil. Daha önümüz de oynayacağımız 2.yarı ve Play-off ’lar var. Çalışmaya, kendimizi geliştirmeye devam ediyoruz. Umuyorum ki sezon sonunu sağlıklı ve hedeflediğimiz şekilde bitiririz.
Şimdi takım da 3+1 yabancı ile oynamaya başladınız. Takım içinde son maçınızdaki uyum ve birlikteliğiniz tirübünlerden çok iyi mesajlar aldınız. Bunu nasıl başardınız?
-Bunun birçok sebebi var. Hem takım arasındaki iletişimimiz ve uyumumuz çok iyi, hem de staff’ımızın kulübümüzün bize olan desteği diyebilirim.
Çok sorulan bir soru, voleybol yaşamınızda neden 10 numaralı formayı giyiyorsunuz?
-Biraz duygusal bir sebebi var. Rahmetli dayımın ben ilk voleybola başladığımdaki istediği 10 numaralı formayı giymemdi. Her 10 numara giydiğimde, onu onurlandırıyor ve onu anıyor gibi hissediyorum.
Sporcuların evlilik yaşamı hiçbir şeye benzemez. Eşiniz Ankara’da siz Bursa’dasınız, bu birliktelik zor oluyor mu? Düşüncelerini almak isterim.
-Evet, ikimizde işimiz gereği oldukça yoğunuz. Özellikle de 3 güne bir maç oynadığımız tempoda görüşmemiz oldukça zorlaşıyor. Birbirimizi çok özlüyoruz. Ama biliyoruz ki bu yaptığımız fedakarlığın hayatımıza pozitif geri dönüşleri olacak. Hem kim bilir, belki seneye aynı şehirde oynarız! 🙂
Son olarak eklemek istediğin bir şeyler var mı?
-Çok keyifli bir röportaj oldu! Teşekkür ederim!
Voleybolun Adresi olarak bizlerde çok teşekkür eder, voleybol şansının bol olmasınız dileriz.
Tekin Ateşnal
